08.03.2007 tarihli ve 5597 sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 1’inci maddesi; “Yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına 50 Türk lirası harç alınır. Cumhurbaşkanı, bu miktarı üç katına kadar artırmaya veya sıfıra kadar indirmeye yetkilidir.” hükmündedir.
50 TL’lik tutar, 19.07.2019 tarihli ve 30836 Mükerrer sayılı R.G.de yayımlanan 7186 sayılı Kanun’un 20’nci maddesiyle 01.08.2019 tarihinde yürürlüğe girmişti.
Kanunun Cumhurbaşkanına verdiği yetki çerçevesinde 18 Mart 202 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 17.03.2022 tarihli ve 5307 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 50 TL’lik tutar, 2 kat artırılarak 50+100 = 150 TL olarak yeniden belirlenmiştir.
Bu düzenleme ile böylece, yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından 18.03.2022 tarihinden itibaren çıkış başına 150 Türk lirası harç alınmaktadır.
Mevcut 08.03.2007 tarihli ve 5597 sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 1’inci maddesinin Cumhurbaşkanına verdiği yetki çerçevesinde, “Yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına 50 Türk lirası harç alınır. Cumhurbaşkanı, bu miktarı üç katına kadar artırmaya veya sıfıra kadar indirmeye yetkilidir.” hükmü uyarınca daha önce iki kat artırıldığından ancak bir kat daha artırılabilir. Bu durumda söz konusu harç tutarı 150+50=200 TL olacaktır.
Ancak basında çıkan haberler göre; yurt dışına çıkış harç tutarının 1.500 TL ile 3.000 TL arasında olacağı haberleri yer almaktadır. Bu durumda yeni bir Cumhurbaşkanı Kararı’nın söz konusu artış için yeterli olmayacağı, yeni bir yasal düzenleme yapılarak harç tutarlarının artırılabileceği değerlendirilmektedir.
Basında yer alan haberler son günlerde daha çok bu tutarın 3.000 TL olacağı ve bu durumda artış oranının yaklaşık %2000 olacağı yönündedir. Ancak basında yer alan bu haberlerden sonra 3.000 TL’nin altında belirlenecek her bir tutarın artış oranının, söz konusu artış oranı %2000’nin altında kalacak olması nedeniyle kamuoyunda artış haberlerinin çıktığı ilk zamanlardaki etkisinin azalacağı ortadadır.